En Büyük Eksikliğimiz "Eleştiri"

, , No Comments

Bir durumun, zayıf yada güçlü yönlerini dille veya yazıyla anlatılmasına "Eleştiri" ya da "Tenkit" denir. Fakat bizler eleştiriyi sadece zayıf yönlerimize yapılan yorumlar olarak biliyoruz . Tüm bunların sonucunda eleştiriyi çözümlemekte büyük sıkıntı çekiyoruz.
İşte bizim en büyük eksikliğimizi yaratan sorunda buradan yani eleştiriye kendimizi kapatmamızdan çıkıyor . Sonrasında her eleştiriyi bir hakaret olarak görüyoruz. Biz de eleştiri eşittir küfür olarak hafızalarda kalmış durumda, oysa eksikliklerimizi gidermek için küfürsüz, argosuz ve doğruluk payı olan eleştirilere açık olmamız gerekiyor.
Tüm bunlara ekstra olarak eleştiriyi, zayıf yönlerimize yapılan açık savaş olarak niteliyoruz. Oysa eleştiri güçlü yönlerimizi belirlemek, öğrenmek açısından en büyük kozlarımızdan biridir.
Lakin burada eleştiri yapana da çok büyük pay düşüyor. 
"Her şeyin bir sınırı vardır" sözünü unutmadan bireyin, artı ve eksi yönlerini yorumlarken, kendimizi karşı tarafın yerine koyarak yaşanılacak duygu ve düşünceleri hissederek eleştirilerin yapılması gerek.
Ben Ahmet'e bunu dersem ne hisseder ? Veyahut Ahmet bana bunu söylerse ben ne hissederim. Tarzı yorumları kendi içimizde yapmadan eleştiri yoluna çıkmak bazen büyük hatalar doğurabilir. Tıpkı atalarımızın dediği gibi; 
Üç kere ölç, bir kere biç misali...
yada
Marcus Tullius Ciceronun dediği gibi,
Bütün büyük işler, küçük başlangıçlarla olur...
Son söz,
Üç kere ölçün bir kere biçin, küçücük de olsa başlangıçlar yapın. Sonrası, kartopunun büyük top haline gelmesi misali yuvarlana yuvarlana gelir.





0 yorum:

Yorum Gönder